moonwalker

Kullanıcı avatarı
By ozgur
#3759
MJ ile Çalışmak
Yazı, HIStory albümünde MJ ile çalışma fırsatı bulmuş Rob Hoffman tarafından yazılmış.

Kariyerimin başlarında MJ ile çalışacak kadar
şanslıydım. İnanılmaz bir sanatçıydı. En uçuk
rüyalarınızın bile ötesinde bir yeteneğe sahipti.
Fazlasıyla cömert ve çok çalışkandı. Ben aslında
New York'taki Hit Factory'de personel
yardımcılığından, Swedien ve MJ için serbest
olarak çalıştığım teknisyenliğe geçiş yaptım. Los
Angeles'ta çalışmaya başlayacaklardı ama
Northbridge depremi olunca New York'a taşındılar.
Bir oda tamamen Bruce'a aitken, ikinci oda
şarkıların yazılmasına ayrılmıştı. Bruce'un şarkıları
ortak yazdığı Rene Moore'un asistanı olarak işe
başladım. Rene ile şarkıların bazı katmanlarının
kaydını yapardım, sonra Bruce gelir, neyi yanlış
yaptığımı söyler, bizimle birkaç saat oturur ve her
şeyi yoluna koyardı. Birkaç ay sonra MJ
geldiğinde, Brad Buxer, Andrew Scheps, ve Eddie
Delena ile birlikte tüm teçhizat da ulaştı. Tüm ekip
Los Angeles'a taşınana kadar asistanlık yapmaya
devam ettim, sonra yanlarına beni de almaya karar
verdiler. Gün boyunca Bruce'a yardım ediyor sonra da geceleri her bölümde çalışmaya devam
ediyordum - asistanlık, teknisyenlik, programlama, hepsini yapıyordum hatta bir şarkıda gitar
bile çaldım. Hem Record One'da, hem de John'la tanıştığım Larrabee'de iki odamız vardı.
Hatta bir noktada New York'daki Hit Factory'nin neredeyse bütün odalarını biz işgal
ediyorduk. Ekip harikaydı ve onlardan çok şey öğrendim. Bruce Swedien, John, ve Eddie'den
teknisyenliği öğrendim ve MJ, Jam ve Lewis, Babyface, David Foster, Teddy Riley ve Dallas
Austin gibi prodüktörlerle aynı odayı paylaşma şansını yakaladım.
Aslında projeyi erkenden bırakmam istendi çünkü çok insan vardı ve MJ beni tanımıyordu.
Şans eseri, 10 gün sonra tekrar işe alındım. Proje bitimindeki kutlama partisinde MJ benden
çok özür diledi ve ne kadar minnettar olduğunu dile getirdi.
Gerçekten tanışabileceğiniz en samimi insandı.
Bazı rastgele anılarım:
Bir sabah MJ, gece yazdığı bir şarkıyla geldi. Bir gitarist çağırdık ve Michael her akorun her
bir notasını ona söyledi. "Bu ilk akor ilk nota, ikinci nota, üçüncü nota. Bu ikinci akor ilk
nota, ikinci nota, üçüncü nota" vs. Sonrasında o bir SM57 mikrofona söylerken, biz kontrol
odasından duyabileceğiniz en yürekten, en derin vokal performansı dinledik.
Bize baştan sona bir yaylı aranjmanını okurdu, her bölümünü. Steve Porcaro bir keresinde

bana aynısını odanın yaylılar bölümünde yaptığına tanıklık ettiğini söylemişti. Armonisi, her
şeyi aklındaymış. Sadece 8'lik ölçü tekrarları değil. Tüm aranjmanı, "stop"ları ve "fill"leriyle
birlikte küçük bir teybe kaydediyordu.
Bir ara Michael projedeki prodüktörlerden birine kızmıştı çünkü adam herkese çok kötü
davranıyordu. Olay yaratıp adamı kovmaktansa, Michael bu prodüktörü ofisine çağırdı ve
güvenlik görevlilerinden biri yüzüne pasta fırlattı. Başka bir işlem yapmaya gerek
kalmamıştı...
HIStory'deki "Smile"ın kaydı sırasında Bruce Michael'ın orkestrayla beraber canlı
söylemesinin harika bir fikir olduğunu düşündü. Ama tabi orkestradaki müzisyenlere bunu
söylemedik. Michael kenardaki vokal kabinine geçti. Orkestra vokaller olmadan bir süre
prova yaptı, sonra ilk kayıt sırasında Michael söylemeye başlayınca, müzisyenler şaşkınlıktan
neredeyse sandalyelerinden düşüyordu.
Beatbox yeteneğinin eşi benzeri yoktu, zamanlaması şok ediciydi.
Mola verdiğimiz bir defasında, sanırım TV'de OJ olaylarını izliyorduk ve o sırada haberlerde
Michael'ın küçük bir oğlan çocuğuyla Avrupa'da olduğuna dair bir haber çıktı. Haberler bu
saçmalıkları uydururken ben adamın tam yanında oturuyordum. Bana baktı ve "işte ben
bunlarla uğraşıyorum" dedi.
Onunla yaklaşık 3 sene çalıştım ve bir kere olsun onun ahlakını sorgulamadım veya o
suçlamalara inanmadım. Ki o zamanlar hayranı bile değildim. Onun kardeşlerinin
çocuklarıyla, başka insanların çocuklarıyla, hatta bir noktada kız arkadaşımın çocuklarıyla
olan iletişimini gördüm. Onlarla beraber Neverland'de bir gün geçirme şansım oldu. O tüm
çocukların hayatını her zaman daha iyi bir hale getirmeye çalışan muhteşem bir insan.
Neverland'deki her hafta sonu ayrı bir çocuk grubuna bağışlanmıştı - AIDS'li çocuklar,
kanserli çocuklar vs. Ve Michael çoğunlukla orada bile olmuyordu.
Sadece hiç sahip olmadığı çocukluğunu yaşıyordu. Pek çok açıdan, o hiç büyümemişti.
MJ ve Janet'in söylediği "Scream"in geri vokallerini kaydederlerken Jimmy Jam ve Terry
Lewis'e asistanlık yapıyordum. İkisinin birlikte söylemesi muhteşemdi. İnanılmaz düzgün, hiç
detone olmadan. Ardı ardına her bölüm. Mola verdiklerinde çocukken birlikte söyledikleri
şarkıları söylüyorlardı. Yine mükemmel bir armoniyle. MJ "stop f***in' with me" bölümünü
söylemeyi reddetti çünkü küfür etmiyordu.
"Stranger in Moscow"daki geri vokallerin kayıtlarının operatörlüğünü yaptım. Bu iş ödümü
patlatmıştı. Michael notalara girip çıkıyor, tekrar düzenliyor ve zamanlamaları değiştiriyordu.
O zamanlar Pro aletler yoktu, sadece 2 inçlik bantlar ve benim elimle tuttuğum ritimler.
Bir defasında Michael'ın geceleyin çaldığı bir canlı piyano kaydını sildim. Ertesi sabah geldi,
tekrar kaydetti ve bu konuda tek bir söz bile söylemedi.
Lisa Marie varken ben de oradaydım. Aşık iki çocuk gibi davranıyorlardı. Devamlı elele
tutuşuyorlardı ve Lisa Marie stüdyoda oldukça uzun zaman geçirdi. Birbirlerine olan aşkları
aklımda hiç soru işareti yaratmadı.
'94 yazında çocuk korosu gerektiren bir Noel şarkısı kaydettik. Michael bu kayıt sırasında

bütün stüdyonun Noel lambaları, ağaçları, sahte kar ve kızakla süslenmesinde ısrar etti. Ve
herkese hediyeler aldı.
History'nin kaydının son haftasında bana ve Eddie Delena'ya geldi ve dedi ki, "Üzgünüm ama
sanırım bu haftasonu hepimiz uykusuz kalacağız. Yapılması gereken çok şey var ve pazartesi
sabahı Bernie'ye gitmek zorundayız." Tüm bu zaman boyunca stüdyodaydı, şarkı söylüyor,
miksajla uğraşıyordu. Bu süre zarfında onunla bir iki defa yalnız kaldım. Bir gece Michael
"Earth Song"un sonundaki büyük doğaçlama bölümü kaydetmek için hazırlanırken, John
Lennon'dan bahsettik. Ona John'un "Twist & Shout"u söylerken hasta olduğu hikayesini
anlattım, pek çok insan onun sadece etki için bağırdığını sansa da, aslında sesinin gerçekten
çatladığını. Michael buna bayıldı ve gidip şarkının sonunu bağırarak söyledi.
O gecenin devamında miksaj yaparken, MJ'in sesi açabilmesi için herkes odadan çıktı. Bu
miksaj sırasında sıklıkla yapılan bir şeydi, ben de belki bir şeye ihtiyacı olur diye kulağımda
tıkaçlar ve ellerimle odada onunla kalmıştım. O gece tüm ışıklar kapalıydı ve şarkıyı çalarken
kesik kesik mavi ışıkların odayı aydınlattığını fark ettik. Bir süre sonra, hoparlörlerden
birinden (özel dörtlü augspuergers) mavi alevler çıktığını gördük. Bu MJ'in çok hoşuna gitti
ve tüm ses düğmelerini açmaya devam etti.
MJ şarkı söylerken sıcak su (içmeyi) seviyordu. Sıcak derken ciddiyim. Öyle ki, test ederken
plastik kaşıkları eritebiliyordum.
Bruce ve ben New York'taki stüdyoya her gün yürümekten ve hangi yollardan gittiğimizden
bahsediyorduk. Michael bize baktı ve bunu yapabildiğimiz için çok şanslı olduğumuzu
söyledi. O rahatsız edilmeden sokakta yürüyemiyordu. Hepimiz için üzücü bir andı.
Tüm stüdyo ekibinin Janet'ın konserine bedava bileti vardı ve biz de bir gece işten çıktığımız
gibi konsere gittik. Konserin yarısında, arkamızdaki yol aralığında uzun sakallı, cüppeler
giyinmiş bir adamın dans ettiğini gördük. Gerçek anlamda dans etmekten bahsediyorum...
gördüğümüz kılık değiştirmiş MJ'den başkası değildi. "Fletch"te paten kayarken Chevy
Chase'in giydiği kostüm gibiydi.
Odasında Sony'nin ilk playstation'larından biri vardı... geceleyin geç vakitte daha piyasaya
çıkmamış oyunları oynamak için gizlice odaya girerdik.
Aramızdan birkaç kişi Jurassic Park'ı görmemişti, MJ Sony'de bizim için özel bir gösterim
düzenletti.
Nine Inch Nails'in "Downward Spiral"ının büyük bir hayranıydı...
Bu 3 yıllık deneyimimde, tur hazırlıkları, videolar ve arşiv amaçlı multitrack harikalarına
erişimim olduğu için çok şanslıydım. O kayıtları "track"lerine ayırabilmek, prodüksiyon ve
şarkı yazmada çok büyük bir ders niteliğindeydi. Dehaların beyinlerine bakma şansıydı.
Çalıştığım tüm albümler içinde, platin ödüllü albüm veren tek şirket MJJ'di.
Bir gün hepimiz stüdyoda oturup, ilham almak için MJ'in tüm diskografisini dinledik. O bu
süreci seviyordu, işi seviyordu.

-------
Çeviri; marla_b
www.mjturkfan.com
long long title how many chars? lets see 123 ok more? yes 60

We have created lots of YouTube videos just so you can achieve [...]

Another post test yes yes yes or no, maybe ni? :-/

The best flat phpBB theme around. Period. Fine craftmanship and [...]

Do you need a super MOD? Well here it is. chew on this

All you need is right here. Content tag, SEO, listing, Pizza and spaghetti [...]

Lasagna on me this time ok? I got plenty of cash

this should be fantastic. but what about links,images, bbcodes etc etc? [...]

Swap-in out addons, use only what you really need!