moonwalker

Kullanıcı avatarı
By ozgur
#3760
MJ'in ağzından Lisa Marie Presley

( Bu konuşmalar Haham Rabbi Shmuley Boteach’in Michael ile ilgili yazdığı kitaptan alıntı )
MJ : Lisa.. Hala dostuz, ama atlatıyor/baştan savıyor. Numarasını değiştirmiş ve yeni
numarası bizde hala yok.
SB : Bir çok kişinin karısının, adamların kendilerinden ziyade onların başarılarıyla
ilgilendiğini mi düşünüyorsun?
MJ : Kesinlikle, onların paralarının peşindeler. Bu yüzden kendime asla evlenmeyeceğimi
söylemiştim. En uzunca zamana kadar direndim. 27-28 yaşıma kadar evde ikamet
ettim/kaldım.
SB : Yani LMP'nin çekiciliğinin bir kısmı da kendi parasının ve kendi ününün olmasıydı; ve
seninle yanlış başka sebeplerden dolayı mı ilgileniyor gibi bir kaygı taşımana gerek yoktu?
MJ : Kesinlikle, boşandığımızda tek bir kuruş/metelik almadı, hiçbir şey istemedi. Elvis'in
hatıralarından ve bir çok şeyin satışından bir yılda milyon dolarlar kazanıyor ve kendi şeyleri
var. O, alacak bir kişi değil, biliyorsun.
SB : Yani bu da demek oluyor ki tüm dünyada evlenebileceğin nerdeyse tek bir kız vardı,
çünkü zengin bir kadın bile senin ismini isteyecekti. Parası ve bir ismi olan birine ihtiyacın
vardı. Bir Presley'e veya McCartney'e ya da bunlar gibi birilerine kadar inebilirdin.
MJ : Biliyorum Lisa mükemmeldi. Tatlı bir insandı. Ama beni bağlamak/özgürlüğümü
kısıtlamak zordur. Bir zaman bir yerde kalamam, onun için tam anlamıyla sürekli olarak
gerçekten evlenebilir miyim bilmiyorum.
SB : Onun çocuklarının babası olmak ister miydin?
MJ : Evet
SB : Çocuklarla hala iletişim halinde misin?
MJ : Evet ve onunla(Lisa'yla).
SB : Ama evlilik çok hapsedici?
MJ : Evet. Yeterince disipline edildim mi bilmiyorum, çünkü yuvarlanan bir taşım(not:
"özgür", "bir dalda duramayan" anlamında). Böyle bir hayatım var, ben her zaman hareket
halindeyim/seyahatteyim ve kadınlar bunu sevmiyor. Her zaman sadece bir yere yerleşmek
istiyorlar ama ben hareket etmeliyim. Kendi evimin bulunduğu şehirde kalırken, sadece
biryerlere gidiyormuşum gibi hissetmek için bir otele yerleşiyorum. Evim hemen orada.
Sanırım sürekli sadece hareket ediyorum, hareket ediyorum.
SB : Ama kadınların seni anlayacağından vaz mı geçtin? Çocukların seni çok daha iyi
anladığını düşünmeye eğilimlisin?

MJ : Bir kadın için eş olarak benimle yaşaması açısından kolay değilim. Kolay değilim ve
kolay olmadığımı biliyorum. Çünkü bütün zamanımı başkalarına veriyorum. Zamanımı
çocuklara veriyorum. Biryerlerde hasta olan birine veriyorum zamanımı, müziğe veriyorum.
Ve kadınlar merkez olmak istiyorlar. Ve LMP'nin bana daima "Ben bir mobilya parçası
değilim!" "Ben bir mobilya parçası değilim!" "Böyle yapamazsın..." dediğini hatırlıyorum ve
ben de "Senin bir mobilya parçası olmanı istemiyorum" diyordum, ve biliyorsun, telefonla
arayan bazı hasta küçük kızlar oluyordu ve Lisa öfkeden çılgına dönüyor, telefonu suratlarına
kapatıyordu. Ve anlıyorsun, bu benim görevim diye hissediyorum, Shmuley. Bunu
yapmalıyım.
SB : Ya yumuşak huylu bir kadın bulursan, inanılmaz derecede müşfik, sevgi dolu?
MJ : Rahibe Teresa ya da Lady Diana gibi biri... Bu harika olurdu. Ben mükemmel olurdum.
SB : Lisa Marie en azından ziyaret konusunda iyiydi. O çocuklara gitmek, onlara sevgi
vermek ve onların kendilerini özel hissetmelerini sağlamak gibi merhametli/şefkatli şeyler
yapmakta hiçbir problemi yoktu.
MJ : Bunları yapmakta hiçbir problemi yoktu ama birkaç büyük tartışmamız oldu ikimizin.
Çünkü kendi çocukları ile çok sınırlıydı. Kendi çocukları asıl ilgi alanıydı/meselesiydi.... ve
ben "Hayır, bütün çocuklar bizim meselemiz" diyordum ve benim bu fikrimi hiç sevmedi. Bu
konuya çok sinirleniyordu. Artı, bir keresinde benimle büyük bir kavga yaptı: Londra'da iki
küçük çocuk bir diğer çocuğu öldürdüğünde, onları ziyarete gidecektim, çünkü Kraliçe onlara
ömür boyu hapis vermişti. Bunlar 10-11 yaşlarında çocuklardı ve cezaevine gidip onları
ziyaret edecektim. Lisa dedi ki:"Sen aptalsın. Onları bu yaptıkları için ödüllendiriyorsun
sadece". Ben de "Ne cüretle söylüyorsun bunu" dedim. "Bahse varım ki, onların hayatlarını
incelersen, anne-babalarının yanlarında olmadığını, hiç sevgi görmediklerini, onları tutup
gözlerinin içine bakarak 'Seni Seviyorum' diyen birisinin olmadığını görebilirsin. Hayat
alacak olsalar dahi bunu hakediyorlar, onları tutup seni seviyorum demek istiyorum sadece."
Lisa:"İyi ama hatalısın." dedi. Ben:"Hayır, sen hatalısın" dedim. Onların parçalanmış
ailelerden geldikleri, ailelerinin onlara mukayyet olmadığı ve hiçbir zaman küçük çocuklar
gibi bakılmadıkları bilgisi ortaya çıktı. Onların emzikleri, şu bıçak saplamalı ve cinayetli
Chucky filmleriydi. Ve bu onların buna nasıl koşullanmış hale gelmeleridir.
SB : İyi bir tespitte bulunduğunu kabul etti mi?
MJ : Hayır, kötü çocukları ödüllendirdiğimi düşünüyor.
SB : Çocuklarının babası olmanı istedi mi?
MJ : Bir keresinde bu ona soruldu. Bu soru ona TV'de soruldu ve dedi ki:"Hayır, onların
babası var. Onların babası Keogh", şu öteki adam. Ama onun çocuklarına karşı gerçekten
iyiydim. Her gün eve onlara birşeyler getirirdim ve pencerede beni bekliyor olurlardı ve bana
sarılırlardı. Onları seviyorum. Onları çok özlüyorum.
SB : Neverland'de yaşamaya alışmış mıydı yoksa çok mu izole geliyordu ona?
MJ : Lisa Neverland'de yaşamadı. Neverland'i ziyaret ediyorduk... Şehirde onun evinde
yaşıyordum ve arada bir Neverland'i ziyaret ediyorduk. Eğlenceli haftasonumuz gibi
oluyordu.

SB : Ve çocukları orayı seviyordu?
MJ : Şaka mı yapıyorsın? Sanki cennette gibiydiler.
SB : Ve sen onlara bunu gösterdiğin için mutluydun?
MJ : Mmm hmm.
SB : Aileyi aşırı derecede sevdiğin için, sonrasında boşanma sürecine girmek mecburiyetinde
kaldığında senin için çok zor muydu?
MJ : Hangisinde?
SB : Lisa ile.
MJ : Benim için çok zor muydu?
MJ : Ben çocuk istemiştim ama o istemedi.
SB : O kendi çocukları olduğunu hissediyordu.
MJ : Evet, ve evlenmeden önce bana ilk yapacağımız şeyin çocuk sahibi olmak olacağına dair
söz vermişti. Kalbim kırıktı ve sürekli şu küçük oyuncak bebekleri elimde tutarak etrafta
dolaşıyordum ve ağlıyordum, işte böylesine çok istiyordum çocuk sahibi olmayı. Ve çocuk
sahibi olmaya azmettim. Bana verdiği sözü tutmaması beni hayal kırıklığına uğrattı, anlıyor
musun? Biz boşandıktan sonra, sürekli olarak annemle takılıyordu. Şunların yazılı olduğu
mektuplar alıyordum:"Sana dokuz tane çocuk vereceğim. Ne istersen onu yapacağım." ve tabi
ki basın tüm bu hikayeleri bilmiyor ve Lisa aylarca ve aylarca uğraştı ve bu noktada çok taş
kalpli olmuştum. Tüm bu duruma zihnimi kapattım.
SB : Yani senin dönüp tekrar birlikte olabileceğinizi düşündü.
MJ : Uh huh.
SB : Ama asıl sorun çocuktu?
MJ : Tabi ki.
SB : Onun çocukları vardı ve bu böyleydi.
MJ : Kendi çocukları vardı ve ben bizim hep birlikte büyük bir aile olduğumuzu hissetmemizi
ve daha çok çocuk sahibi olmamızı istedim. Tek hayalim 9 veya 10 çocuk sahibi olmak,
benim istediğim şey bu.

Çeviri; MyLifeMJ
www.mjturkfan.com
long long title how many chars? lets see 123 ok more? yes 60

We have created lots of YouTube videos just so you can achieve [...]

Another post test yes yes yes or no, maybe ni? :-/

The best flat phpBB theme around. Period. Fine craftmanship and [...]

Do you need a super MOD? Well here it is. chew on this

All you need is right here. Content tag, SEO, listing, Pizza and spaghetti [...]

Lasagna on me this time ok? I got plenty of cash

this should be fantastic. but what about links,images, bbcodes etc etc? [...]

Swap-in out addons, use only what you really need!